Noumouke, Soulaymaan ve Demba adında üç kardeş, Paris'in duygusal bir banliyösünde yaşıyorlar. Bu üç kardeş arasında en küçük olanı Noumuke, hangi kardeşin yolundan gideceğine karar vermek zorunda kalıyor: Ya avukat ağabeyi Soulaymaan'ın izinden gidecek ya da gangster ağabeyi Demba'nın. Noumuke için bu çok zor bir karar çünkü hem Soulaymaan hem de Demba'nın farklı yaşamları ve kariyerleri ona cazip geliyor. Soulaymaan, dürüstlüğü ve adaleti temsil eden bir avukat olarak başarılı bir kariyere sahipken, Demba ise tehlikeli bir hayat tarzını benimseyen bir gangster olarak tanınıyor. İki ağabey arasında bu kadar büyük farklılıklar olduğu için Noumuke için de bu kararı vermek oldukça zor oluyor. Noumuke, bu kararı vermek için uzun düşünmeler gerekiyor. Hem Soulaymaan'ın hem de Demba'nın yaşadığı hayatın avantaj ve dezavantajlarını değerlendirmeli. Soulaymaan'ın izinden giderse, dürüst ve saygın bir mesleği seçmiş olacak ancak aksiyon ve heyecan eksik olacak. Demba'nın izinden giderse, tehlikeli bir dünyada yaşayacak ancak özgürlük ve heyecan da kazanacak. Sonunda Noumuke, içindeki tutkuyu ve yeteneklerini düşünerek kararını verir. İnsanların adalet arayışına yardımcı olmak isteyen biri olarak avukat Soulaymaan'ın izinden gitmeye karar verir. Soulaymaan ile konuşur ve onun yolunu seçtiğini açıklar. Soulaymaan, küçük kardeşinin bu kararıyla gurur duyar ve ona destek olacağını söyler. Noumuke, Soulaymaan'ın izinden gitmeye karar verdiğinde, aynı zamanda Demba'ya da saygı gösterir ve onun hayat tarzını anlar. Her iki kardeşiyle de iyi ilişkilerini korur ve onların yaşamlarından dersler çıkarır. Sonuç olarak, Noumuke'nin hayatında önemli bir dönüm noktasıdır. Kendi kararını vererek kendi yolunu çizmiş ve hayatında başarı ve mutluluğa doğru ilerlemiştir. Noumuke'nin hikayesi, bir kardeşlik bağının önemini ve kişisel kararların ne kadar etkili olabileceğini anlatır.
Film hakkındaki düşüncelerinizi paylaşın