Hayatlarının farklı dönemlerinde, aşka dair umutlarını yitiren dört yakın dost olan Diane, Vivian, Sharon ve Carol'un hikayesini anlatacağım. Diane, uzun ve tatmin edici bir 40 yıllık evlilikten sonra dul kalırken, Vivian, genellikle cinsiyeti nedeniyle erkeklerle sosyal etkileşimde bulunmayı tercih eder. Öte yandan, Sharon acı verici ve uzun bir boşanma sürecinin içinde kendini bulurken, Carol’un 35 yıllık evlilik hayatı ise giderek hızlanan bir çöküş sürecine girer. Hayatlarının bu dönemleri her ne kadar sıkıntılı olsa da, dört kadın birlikte bir kitap kulübü kurma kararı alır. Birlikte belirledikleri kitapları okumaya başlayan bu dört kadın, Grinin Elli Tonu'nu okuduktan sonra hayatlarının dramatik bir şekilde değişmeye başladığını fark ederler. Bu kitaptan aldıkları ilhamla, kadınlar kendilerini yeniden keşfetmeye ve unuttukları duyguları yeniden tatmaya başlarlar. Bu durum, onların hayatlarında yeni bir dönem başlatır - ikinci baharlarını yaşamaya başlarlar. Bu filmde, dört kadın karakterin aşk ve hayat hakkındaki bakış açılarını, yeniden keşfetme süreçlerini ve bu süreçte nasıl büyüdüklerini izlerken kendinizi onların yerine koyacak ve belki de kendi hayatınızı sorgulama ihtiyacı hissedeceksiniz. Sinema seyircisi olarak, bu filmi izlerken farklı deneyimler ve duygular yaşayacağınıza eminim. Tam anlamıyla bir "hayatın içinden" hikaye.
Film hakkındaki düşüncelerinizi paylaşın