Hayatı pahasına söylenmiş bir yalan, bu yalanı anladıkları an da kafasının ortasına acımadan bir kurşun sıkacak SS subayı ve aşılması gereken uzun bir zaman. Türkçe dublajı ve 4k formatıyla sizlerle olacak Persian Lessons filminde Gilles hayatını kurtarmaya uğraşan bir esirdir ve subay Koch ise her an onu öldürebilecek bir SS subayıdır.
Belçikalı olan Gilles, 1942 yılında yanında birçok Yahudi ile birlikte tutuklanır. Fakat Gilles tam da infazın kıyısından İran’lı olduğuna subayları ikna ederek kurtulur. Gilles kendisinin aslında İran asıllı olduğunu ve kesinlikle Yahudi olmadığını söyler. Bir şekilde Azrail’in elinden kurtulan Gilles bu sefer de mutfak sorumlusu subaya yakalanır. Subay yemek yapmayı çok sevmektedir ve bu yüzden de mutfakta çalışmaktadır ve bu subayın da bir tek hayali bulunmaktadır. Bu hayal ise savaş bittikten sonra İran’a yerleşmek ve orada da güzel bir restoran açmaktır. Fakat subay Farsça bilmediği için üzülmektedir ve madem bir Farslı kamptadır o zaman bu Farslı mutlaka ona Farsça öğretmelidir. Bu Farslı elbette artık Gilles’dir.
Gilles hayatının yalanını söylemiştir ve yalan söylemekten çok daha önemlisi bu yalanı kurtulana kadar sürdürmek zorundadır. Subaya ders vermek ve hayatını onların elinden kurtarmak Gilles’in sahip olduğu tek şanstır. Bu yüzden de Gilles subaya ders vermeye başlar ancak bu korkunç derecede tehlikeli bir oyundur. Bu dili gerçekte bilmediği için Gilles kendisi bir dil ortaya koymak zorundadır ve en önemlisi de subaya öğrettiği hiçbir kelimeyi unutma gibi bir lüksü yoktur. Tüm bu korkunç gerçekleri bilerek Gilles resmen hayatıyla kumar oynamaktadır ancak başka da bir seçeneği de yoktur. Gilles başlattığı bu oyunu sonunda başarıyla bitirip, kendini SS subaylarından kurtarabilecek midir? Gilles’in oyununu fark eden hiç kimse yok mudur? Gilles ya gerçek bir İran’lı ile karşı karşıya gelirse ne yapacaktır?
Ukrayna/Kanada/Amerikan film yönetmeni Vadim Perelman Alman yazar Wolfgang Kohlhaase’nin kaleme aldığı ‘Erfindung einer Sprache’ (Bir Dilin İcadı) isimli yaşanmış gerçek bir hikayeden esinlenerek beyaz perdeye aktardığı ‘Umudun Dili’ filmi ile beyaz perdede büyük ses getiren harika bir projeye imza atmış. 93. Akademi Ödülleri’nde ‘En İyi Uluslararası Uzun Metraj Film’ dalında ‘Belarus girişi’ ödülünü almaya hak kazanan film, dünyaca ünlü film eleştirmenlerinden de çok güzel yorumlar almış. Filmin başrolünü üstlenen 35 yaşındaki Arjantin’li oyuncu Nahuel Perez Biscayart, rolünün hakkını fazlasıyla vermiş ve ayakta alkışlanacak son derece etkileyici performansı ile filmi taçlandırmış. ‘Kalp Atışı Dakikada 120’ (2017) filmindeki unutulmaz performansı ile uzun süre konuşulan Arjantin’li deneyimli oyuncu Nahuel Perez Biscayart, kariyeri boyunca şu ana kadar toplam 45 filmde başarı ile boy göstermiş. Başta yönetmen ve başrol oyuncu olmak üzere, filmde yer alan tüm oyuncularla birlikte emeği geçen herkesi takdir ve de tebrik etmek gerekir, diye düşünüyorum. Sizi heyecan ve gerilim yüklü hikayesinin içine çekip, her an nefesiniz kesilecekmiş hissi yaşatacak olan arşivlik filmi, mutlaka izlemenizi tavsiye eder, keyifli seyirler dilerim, arkadaşlar.
garip bi şekilde benim diyen filmden fena sarıyor tavsiyedir