007’nin yeni görevi hem çok tehlikeli hem de çok pahalıdır. Bond yakında onu ülkesinden çok uzaklara sürükleyecek Feberge yumurtasının peşine düşecek ve bu sırada da hava üssünde bulunan nükleer bir bombanın dışarıdan patlatılmasını önlemeye çalışacaktır.
Bir İngiliz ajanı öldürüldüğünde ve elinde paha biçilemez değerdeki bir Feberge yumurtası ortaya çıktığında işler iyice içinden çıkılmaz bir hal alır. Sonrasında bu yumurtanın takibi yapılmasına karar verilir ve yumurta müzayedeye çıkartılır. Yumurta çok hızlı bir şekilde ülkesinden sürülmüş bir prens olan prens Kahn tarafından hem de 500 bin sterlin gibi büyük bir ücret karşılığında satın alınır. Yine de 007 bu sırada objektif tavrını elden bırakmaz ve sessizce olacakları izlemeye başlar. Fakat 007, prensin bir Rus generali olan General Orlov ile buluşup konuşmaya başladığını görünce 007 artık olaya el koymak zorundadır. 007 hemen hem Orlov hem de Kahn’ı yakın takibe alır ve planlarını öğrenmeye çalışır. Bir an bile onları gözünden kaçırmayan Bond sonunda General Orlov ve Prens Kahn’ın aslında Amerika Hava üssünde bulunan bir nükleer bombayı dışarıdan infilak ettirmek için uğraştıklarını öğrenir. Bu sırada Kahn’ın da yakın arkadaşı ve bir tane de sirk grubu ile dostluk kuran ve onların yardımını da yanında bulan 007, hemen olaya el koymak ve General Orlov ve Prens Kahn’ı durdurmak için harekete geçer.
John Glen’i yeniden bu yapımda da 007 filminin yönetmeni olarak görüyoruz. Bu defa ki senarist kadrosu ise Richard Maibum, George MacDonald Fraser ve Michael G. Wilson isimlerinden oluşuyor. Aksiyonun yine bir an bile durmadığı ve her anı başka bir entrika ile dolu olan bu sefer ki Bond yapımında yine uzun zamandır Bond filmlerinden görmeye alışık olduğumuz Roger Moore ismi filmin başrol oyuncu kadrosunun lideri olurken, Maud Adams ve Louis Jourdan isimleri de Moore’a eşlik eden isimler arasında yer alıyorlar.
Harika seri. Teşekkürler.